www.fgks.org   »   [go: up one dir, main page]

Academia.eduAcademia.edu
OLAĞANDIŞI DÖNEMLERDE AHLAK VE VİCDAN EKSENİNDE DEĞİŞİM, SÜREKLİLİK VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK - Cilt I - Tim no T Ü R K İY E İM A M H A T İP LİLE R V A K FI TÜRKİYE İMAM HATİPLİLER VAKFI YAYINLARI Yayın No: 19 Kongre / Sempozyum / Toplantı: 6 DİNİ ARAŞTIRMALAR VE İNSAN ISB N : 978-605-69628-6-8 (Takım ) ISB N : 978-605-69628-7-5 (1. Cilt) ISB N : 978-605-69628-8-2 (2. Cilt) Genel Yayın Yönetmeni: Muhammet Aydoğdu Dizgi ve Redakte Sorumlusu: Orhan İlhan Alan Editörleri: - Şeyma Çiçek - Müslime Örekli - Yusuf Büyükyılmaz Yabancı Dil Editörleri: Mahmut Toptaş - MuhammedAIi Söylemez Kapak: Yasin Tan / markalog B askı/Cilt: SEBA T OFSET MA TBAA CILIK Fevzi Çakmak Mh. Hacı Bayram Cd. No: 57 Tel: +90 332 342 0153 Karatay-KONYA sebat@sebat.com - KTB.S.No: 46039 Basım Tarihi: ARALIK 2021 OLAĞANDIŞI DÖNEMLERDE AHLAK VE VİCDAN EKSENİNDE DEĞİŞİM, SÜREKLİLİK VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Editörler: Prof. Dr. M uhiddin OKUMUŞLAR Doç. Dr. O sm an Zahid ÇIFÇI Arş. Gör. Sami BAYRAKÇI TimnY T Ü R K İY E İM A M H A T İP LİLE R V A K FI K O Ç İ B E Y RİSALESİN İN D Ö N EM İN D İN -AHLAK-HUKUK ÇERÇEVESİNDE VAKIF H U KU K U PENCERESİNDEN il iş k is i g ü n ü m ü z e s u n d u ğ u p e r s p e k t if Doç. Dr. Ahmet A KM A N Necmettin Erbakan Üniversitesi Hukuk Fakültesi aakm an@ erbakan.edu.tr THE PERSFECTtVE PRESENTED BY THE KO‫ ؟‬i BEY TREATISE FROM THE ASPECT OF FOUNDATION LAW W ITHIN THE FRAMEWORK OF THE RELATIONSHIP BETWEEN RELIGION-MORALITY-LAW OF THE PERIOD ABSTRACT The relations between the religion-morality-law triad, especially in Islamic societies, have been strong and balanced in the course ofhistory. However, in Islamic societies, there were also periods when the relationship between these three was problematic. These problems mostly increased during the periods when the last two had a weakened connection with the divine source. In these periods, social internal dynamics intervened at the point o f rebuilding the disturbed balance, and they m ostly‫ﺀﻣﺢﺀﺀﺀﺀالﺀ‬،‫ ا‬in keeping th e ‫ ه' ﺀﺀهﺀ‬/ order alive. Kopi Bey is also wrote treatises emphasizing the deteriorated balances in the state administration fo r Murad IV and Sultan Ibrahim and became one o f the Ottoman thinkers who made a note o f history in this direction. Kopi Bey who ‫الهﺀ‬/،‫ا‬ the opportunity ،٠ personally observe the problems during the state's stagnation period sent to Sultan Murad IV the report in 1631 is important. In this report, the causes o f deterioration in foundations since Kanuni are discussed and they are based on five main reasons. In the report, Kopi Bey criticizes the public administration from an institutional point o f view and shows the ways o f improvement. Criticisms that will shed light on the present are also included in this document. These criticisms; It can be summarized as the fa c t that the Sultan stopped directly collecting the divan, the increase in assignments and foundations, the decrease in state revenues, the ostentatiousness o f public administrators, the increase the tax burden on the people and failure to comply with m erit in the appointment ofpublic officials. It is seen that M urat IV took a more prudent attitude in state affairs after the treatise presented ،٠ him by Kopi Bey. The situation ٠/ the 138 foundation institution has been the subject o f criticism in m any ways in the report Koçi Bey complained in his treatise that the relatives of the Sultan had owned the villages and fields fo r them and turned them into a foundation. It has been stated that the foundation institution successfully fulfilled its religious and charitable duties during the rise o f the Ottoman civilization, but the decline o f the state in political and economic aspects regressed the institution in question. Koçi Bey's treatises do not only include the subject of foundations. At the same time, in m ost o f his criticisms, the consequences o f the deterioration o f social morality in public administration were discussed and solutions were presented to the administration o f the period. With these determinations, Koçi Bey has set forth principles that will shed light on every period. Keywords: Koçi Bey, Foundation, Public Administration, Merit, Morality I. Koçi Bey ve Yaşadığı Döneme Genel Bakış İnsanlığın Aslen Arnavut olan Koçi Bey, Rumeli'den devşirme yoluyla İstanbul'a getirilmiş ve Osmanlı Sarayına girmiştir. Osmanlı’da askeri ve idari kadronun yetiştirilmesi için oluşturulmuş saray eğitim kurumu olan Enderun'da1 çeşitli hizmetlerde bulunduğu bilinmektedir. Padişah IV. Murat (1623-1640) TC sonrasındaki Sultan İbrahim döneminde (1640-1648) sarayda musâhiplik yapmıştır. Musahip, Osmanlı sarayında padişahın yanında bulunan ve bir nevi danışmanlık yapan görevliye denmektedir.2 İsmail Hakkı Uzunçarşılı musâhibi "malumatlı sözünden sohbetinden istifade edilen" kişi olarak tanımlar.3 IV. Murat döneminde Evliya Çelebi de, dört sene sarayda yaşayarak padişahın musâhipliğini yapmıştır.4 Koçi Bey Padişah IV. Murat ile Bağdat seferine katılmıştır. Bahse konu Risâleyi de bu seferde yazdığı kaynaklarda yer alır. Koçi Bey Sultan İbrahim’in son günlerinde veya IV. Mehmet’in ilk yıllarında emekliye ayrılmış ve doğum yeri olan bugün Arnavutluk sınırları içerisinde yer alan ve adı Korçe olan Görice'ye yerleşmiş ve bu bölgede vefat etmiştir. Doğum ölüm tarihleri net değildir.5 1 2 3 4 MehmetIpşirli, “Enderun", DİA, c. 11, s. 185. Mehmet Ipşirli, “Musahip”, DİA, 31 . ‫ﺀ‬, s. 230. İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Devletinin Saray Teşkilatı, TTK,Ankara 1984, s. 75. Ayşe Çamkara, “Müntahabât-ı Evliyâ Çelebi üzerine Notlar", EvliyaÇelebinin Sözlü Kaynaklan, Unesco Türkiye Milli Komisyonu Yayınları, s .26-17) .‫)وت‬ 5 Ömer Faruk Akün, “Koçi Bey”, DİA, 26 . ‫ﺀ‬, s. 143; Fatma Odabaşı, “Koçi Bey Risâlesi’nin SosyolojikAnalizi”, Toplum Bilimleri Dergisi, Temmuz 2013, 7 (14), s. 240; Marinos Sariyarmis, A History ofOttoman political thought up to the early nineteenth century, Leiden: Brill, 2019, s. 197-199. 13 ‫و‬ Toplumların sosyal ve siyasi hayatlarında değişim hep var olmuştur. Bu değişimlerin ekonomik ve hukuki sonuçları da kaçınılmaz olmuştur. Koçi Beyin içinde yaşadığı 17. Yüzyıl, Osmanlı Devleti’nde bu değişimlerin yoğun yaşandığı bir dönemdir. Bu yüzyılın sonlarına doğru içeride nüfüs artışı yanında işsizlik de artmıştır. Dışarıdaki değişimlerden ekonomik sonuçları olan bazıları arasında transit ticaret yollarının kaybedilişi, Amerikan gümüşünün yol açtığı enflasyon ve ateşli silahların üstünlük kazanması sayılabilir. Bu değişimler aynı zamanda askeri ve mali sistemin değişmesine de yol açmış, bütün bunlar nihayetinde Osmanlı devlet ve toplum düzenini derinden etkileyerek, klasik yapıda değişmelerin meydana gelmesine sebebiyet vermiştir. Nihayetinde bu değişmeler konumuzla ilgisi yönünden kamu yönetimi ve bürokratik yapıyı da etkisi altına almıştır.6 Bu da devletin kendi iç bünyesine uygun bazı reform çalışmaları gündeme getirmiştir. Bu reform çalışmaları içinde yazılı ilk belgelerden olmasının yanı sıra, doğrudan padişaha öneriler sunmasıyla Koçi Bey Risâlesi özel bir önemi hâizdir. Koçi Bey’in temas edeceğimiz üzere iki ayrı padişaha risâlesi var, biz bu bildiride IV. Murat’a sunduğu ilk risâlesinden bahsediyor olacağız. Koçi Bey’in yaşadığı dönemde idari reformu gerektiren birçok sebepten bahsetmek mümkündür. Bundan dolayı olmalıdır ki, Osmanlı Devletinde bu yüzyıldan itibaren bu türden çeşitli reform çalışmalarına sürekli tanık olmak mümkün olmuştur. Dönemler itibariyle bu tür çalışmalar için farklı terimler de kullanılmıştır. 18. yüzyıla gelinceye kadar “devlet adamlarına nasihatler1’ şeklinde ortaya çıkan telifat, bu tarihten itibaren reform, ıslahat, inkılâp, idari reform olarak adlandırılmıştır. Aslında bu gelenek isim değiştirerek sürekli var olmuştur. Gelenekte siyasetname ve nasihatnameler de daha eski olarak yerlerini almışlardır. Sultanların hizmetindeki bazı bürokratlar ‘nasihatü's-selâtîn’ edebiyatı içerisinde eserler vererek hem sultanları aydınlatmış ve hem de bürokrat ve devlet ricaline kamu yönetiminde yol göstermişlerdir. 7Siyasetname, genellikle devlet yönetimini ele alan, hükümdarlara ve yöneticilere yönetim ile ilgili çeşitli önerilerde bulunmayı gaye edinen eserlerdir.8 Gazali’nin (ö. 505] "Nasîhatül-Mülûk" ve Nizamülmülk’ün (ö. 1092] "Siyasetnâme" isimli eserleri bu meyanda zikredilebilir.9 Padişahların kanunname hükümlerinin teyidi mahiyetinde ilan ettiği ve devlet otoritesini temsil edenlerle asker ve bürokrat kesimin halka karşı bu otoriteyi kötüye kullanmalarını çeşitli tedbirlerle yasaklayan umumi mahiyetteki ferman şeklindeki Adaletnameleri de konunun geniş 6 7 8 9 Odabaşı, "Koçi Bey Risâlesi’nirı Sosyolojik Analizi”, s. 234. Halil İnalcık, “Şeriat ve Kanun, Din ve Devlet", Islamiyat 1 (1998), sy. 4, s. 142. Odabaşı, "Koçi Bey Risâlesi’nin Sosyolojik Analizi”, s. 237. CasimAvcı, "Nasîhatü’l-Mülük”, DİA, c. 32, s. 411. 140 çerçevesine dâhil etmek gerekir.™ Bunların her birinin genel kamu hukuku, kamu ydnetimi, idare hukuku ve ceza hukuku ile alakalı boyutları vardır. Bu meyanda ilgili dönemde b a z ı benzer çal^malardan bahsedilebilir, örneğin Sadrazam Lütfi ?aşa’mn (ö. 1564} Âsafnâmesiiı, Defterdar Sarı Mehmet Paşa'nın (1717 ‫ } ة‬Devlet Adamlarına öğütler [Nesâyih’ül Vüzera ve'l-ümera)12, Kınalızâde Ali’nin (ö. 1572} Ahlâklı Alâî’si13 ve Kâtip Çelebi’nin 1652 tarihli, “Düstûru'l-amel li-ıslâhi'l-halel - Bozuklukların Düzeltilmesinde Tutulacak Yollar■" isimli eserler benzer çalışmalardır.14 Bunlardan Kâtip Çelebi ya da Hacı Halife (1609-1657}, tarih, coğrafya, bibliyografya ve biyografya ile ilgili farklı çalışmalar da yapmış önemli bir bilim insanıdır. Dünya bilim edebiyaünda bilinen bibliyografik, İslam dünyasının en değerli eserlerini içeren 15.000'e yakın kitabı ve 10.000'e yakın müellifi alfabetik dizin sistemine göre tanıtan Keşfü’z-zunûn an esâmî’l-kütüb ve'l-fünûn eser oldukça önemlidir. Kendisi ayrıca daha sonra İbrahim Müteferrika tarafından basılan meşhur coğrafya ansiklopedisi mahiyetinde olan Cihannümâ ile de tanınır. Kâtip Çelebi ilim ve telifotia yoğun ilgisi dolayısıyla Koçi Bey gibi musahipler arasında yer almasına rağmen ! ٧ . Murad’ın Bağdat seferine katılamamıştır. Koçi Bey’in bahse konu Risâlesini karıldığı bu seferde yazdığı da ileri sürülür.™ ١١. Koçi Bey Risâfesinin önem i ve ÖzeHikferi Koçi Beycin 1631 tarihli ١٧. Murat için yazdığı risâle, o tarihe kadar padişaha sunulan ilkyazdı rapor özelliğini taşımaktadır. Bu risâienin değişik zamanlarda yapılmış birçok yazma ve matbu nüshaları ile tercümeleri vardır. Risâleler, OsmanlI tarihçiliği açısından Hammer'in etkisiyle ilgi çekmiş ve zaman içerisinde Almanca, Macarca ve Rusça’ya tercüme edilmiştir.™ Bu tür risâlelerin yazımı ١١١. Selim döneminden itibaren tekrar 10 Halil İnalcık, “Adâletnâme", DİA, c. 1, s. 346-347. 11 Mehmet ipijirli, “Âsafiıâme”, DİA, c. 3, 456 ‫ ; ﺀ‬Ayrıca bkz. Mübahat s. Kiitükoğlti, Lütfi Paşa Âsajhâmesi (Yeni Bir Metin Tesisi Denemesi), Edebiyat Fakültesi Basımevi, İstanbul 1991, s. 3 12 ]Defterdar Sarı Mehmet Paşa, Devlet Adamlarına Nasihatler, Hazırlayanlar: ‫ م‬/•. Yaşar Aydemir/ Dr. Güray Kırpık, 2. Basım, Hece Yayınlar, Ankara 2021, s. 17 vd. 13 Ahmet Kahraman, “Ahlâk-ı Alâî”, DİA, 2 . ‫ﺀ‬, s. 15-16; Bkz. Fatih Uttan, “Osmanlı idare Felsefesinde Adâlet”, Adalet Kitabı, Ed: Halil İnalcık/Bülent An/Selim Aslantaş, Kadim Tarih, Ankara 2012, s. 108. ]d. 14 Kâtip Çelebi, Düstûru’l-amel li-tttöhi'l-totel (Bozuklukların Düzeltilmesinde Tutulacak Yollar) (haz. Ali Can), Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, 1982 ‫د‬ , s. 20 vd; Osmanlı Devleti ve Medeniyeti Tarihi, Ed: Ekmeleddin ihsanoğlu, İslâm Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA), İstanbul 1998, C.2, s. 164. 15 Orhan Şâik Gökyay, “Kâtip Çelebi ”, DİA, C. 25, s. 37. 16 Risâlelerin yurt içi ve yurt dışındaki eski ve latin harflerle yapılmış baskıları için bkz. Akün, "Koçi Bey”, DİA, 26 .‫ﺀ‬, s.146-148; M. Çağatay Uluçay, "Koçi Bey”, İslam Ansiklopedisi (MEB), İstanbul 1977, c. 6, s. 834; BursalI Mehmed Tahir Bey, Osmanlı Müellifleri, Haz: İsmail özen, İstanbul 1975, 3 . ‫ﺀ‬, s. 80; Sariyannis, A History of Ottoman political thought, s. 197; Koçi Bey 141 görülür. Koçi Bey risâleleri, birisi Sultan IV. Murat'a, diğeri de Sultan İbrahim’e sunulan iki risâleden oluşmaktadır. İlk risâle kısa kısa yazılmış yirmi iki bölümden oluşur. Koçi Bey sarayın içinde yaşaması sebebiyle devlet çarkının nasıl işlediğini, yapılan yönetim hatalarını, padişah ve üst kademe yöneticilerinin bazı kesimler tarafından nasıl yönlendirildiğini gözleme fırsatı bulmuştur. Bu risâlede devlet teşkilatında ve özellikle kamu yönetimindeki bozuklukları ve çözüm yollarını ortaya koymaya çalışmıştır. Bunları yaparken yer yer padişahı da tenkit edebilmiştir. Risâlede ayrıca alınması gereken tedbirlere de yer verilmiştir. Burada daha çok kamu hukukunun çeşitli alanlarına dair hususlara yer verdiği söylenebilir.17 İkinci risâle Sultan İbrahim’e sunulan risâledir. Sultan İbrahim iktidar öncesi hayatını kafeste geçirmiştir. Koçi Bey'den kendisine Osmanlı Devleti’nin sosyal ve ekonomik durumuna ilişkin bir risâle yazmasını ister. 18 bölümden oluşan risâle, 1640 tarihinde Sultan İbrahim'e sunulmuştur. Burada Koçi Bey, Padişaha öğretici tarzda ve ders verir gibi meseleleri dile getirmektedir.18 Devlet teşkilatı ve erkânına nasıl hitap ve muamele edileceği, fermanların nasıl yazılacağı, mülki taksimat, vergi ve para işleri ile elçi kabulüne dair bilgilere yer verilir. Bunun mahiyeti biraz da günümüzdeki ‘Devlet Teşkilat ve Protokol Rehberi'ne benzemektedir. Sultan İbrahim’e sunulan risâle Joseph Freiherr von Hammer-Purgstall isimli AvusturyalI bir tarihçi tarafından Almanca’ya çevrilmiştir. Sultan İbrâhim’e arz edilen bu risâlenin Avrupa'nın Paris, Berlin, Viyana ve Petersburg gibi başlıca devlet merkezlerinin kraliyet ve akademi kütüphanelerinde yazma nüshaları yer almaktadır.19 Koçi Bey'in yaşadığı 17. Yüzyıl devletin sınırlarının büyüklüğü göz önünde bulundurulduğunda, dünyanın en büyük imparatorluğu olsa da, devlet idaresinde ortaya çıkan bazı aksaklıkların, isyanların, devlet adamlarının yetersizliklerinin ve hukuki esaslara riayetsizliklerin ve ekonomik sıkıntıların görülmeye başladığı, yani kısaca Osmanlı için zor zamanların başladığı bir dönemdir. Koçi Bey sıkıntıların gerçekte Koçi Bey Risâlesi : günümüz Türkçesi ile, çeviriyazı, eski harfli metin / hazırlayan Prof. Dr. Yılmaz Kurt, 4. Baskı, Akçağ Yay., Ankara 2018. 17 Akün, "KoçiBey", DİA, c. 26, s. 145. 18 Odabaşı, "Koçi Bey Risâlesi’nin Sosyolojik Analizi", s. 241; Ali Fuat Gökçe, “Osmanlı Klasik Döneminde İdari Reform Hareketleri: Koçi Bey Risâlesi", Yasama Dergisi, sy. 14, 2010, s. 68. 1‫دب‬ ‫م‬ , DİA, 26 . ‫ﺀ‬, s. 147-148; Zuhuri Danışman, Koçi Bey Risâlesi, MEB Kitapları, İstanbul 1972, s. XI; Ihsan Cora, “Yönetim Ve Organizasyon Bilimi Açısından Koçi Bey Risalelerinin Analizi: Tarihsel Bir Araştırma“, İstanbul Ticaret üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Yıl:15Sayı:29, Bahar 2016/2, s. 223. 142 Kanuni’den itibaren başladığını ancak devlet o dönemde güçlü olduğu için sonuçların tam olarak ortaya çıkmadığını söyler.20 III. Koçi Bey Risâlesinin İrdelenmesi Koçi Bey risâleyi yazış gayesinin, ülkede bozulmayla birlikte fitne ve fesadın, kötülük ve kavganın, haddinden fazla artmasının nedenlerini ele alarak bunu padişaha bildirmek olduğunu söyler. Yaşanılan bozulmaların hesabının padişahtan ceza gününde sorulacağını, bu sebeple durumdan haberdar olup tedbirler alması gerektiğini ifade eder.21 Koçi B e/in eserinin, yaklaşık yüzyıl daha önce yaşamış ve farklı kültür ortamında yetişmiş Machiavelli’nin (ö. 1527) ,,Hükümdar2’ isimli eseri ile benzer yönleri dikkat çekicidir.22 Koçi Bey Sultan IV. Murat’a verdiği risâlesinde, Kanuni’den beri devlet yönetiminde ve vakıflarda gördüğü aksaklıkları ve toplumsal sıkıntıları ve sebeplerini ele alır ve bunları beş temel üzerine dayandırır. Bunlar; Padişahın doğrudan divanı toplamayı bırakması [Koçi Bey, Kanunî dönemine kadar padişahların Divan-ı Humayun toplantılarına bizzat katıldıklarını ve bunun önemli olduğunu düşünür),23 temlik ve vakıfların çoğalması sebebiyle devlet gelirlerinin azalması, yöneticilerin gösteriş tutkunluğu, halkın üzerindeki vergi yüklerini artıracak uygulamaların artması ve kamu görevlileri tayininde liyakatten uzaklaşılması şeklinde özetlenebilir.24 Risâlede tımar ve zeametin bozulma sebeplerini anlatılarak, ulemanın ahlakla olan ilişkisine, yeniçerilik sisteminde oluşan problemlere,25 ülkede meydana gelen diğer bozulma sebeplerine ve halkın bunlardan ne ölçüde etkilendiğine temas ile bir anlamda hem durum tespiti 20 ^ ٠٢٥, "Yönetim Ve Organizasyon Bilimi Açısından Koçi Bey Risalelerinin Analizi: Tarihsel Bir Araştırma“, s. 229; Akün, “Koçi Bey”, DİA, c. 26, s. 145; Gökçe, “Osmanlı Klasik Döneminde İdari Reform Hareketleri: Koçi Bey Risalesi ”, s. 67. 21 Odabaşı, “Koçi Bey Risâlesi’nin Sosyolojik Analizi‘‘, s. 242. 22 Gülbende Karay, "Türkiye ’de Bir Machiavelli; Koçi Bey”, TTK sy . ‫دﺀئ‬, Belleten, 1988, s. 1657; Hüseyin Bal, “Machiavelli Ve Koçi Bey’de Siyaset, Adalet Ve Erdem ”, Hacettepe üniversitesi Türkiyat Araştırmaları (HÜTAD), Yıl 2008, Güt, Sayı 81 .‫ﺀ‬ ‫و‬, vd. 23 M. Fuad Köprülü, İslâm ve Türk Hukuk Tarihi Araştırmaları ve Vakıf Müessesesi, 2. Baskı, ‫ﻣﺤﻤﺎ‬ , s. 331; Bal, “Machiavelli Ve Koçi Bey 'de Siyaset, Adalet Ve Erdem ”, Akçağ Yay., Ankara ‫ت‬، 24 Mustafa Alkan, “Osmanlı Vakıf Sisteminde Bozulma üzerine Bazı Düşünceler”, Türk Dünyası Araştırmaları Sayı: 166 Şubat 2007, S.72; Nazif öztürk, Türk Yenileşme Tarihi Çerçevesinde Vahf Müessesesi, Diyanet Yay., Ankara 1995, s. 248; Bahaeddin Yediyıldız, XVIII. Yüzyılda Türkiye'de VakıfMüessesesi Bir Sosyal Tarih İncelemesi, TTK Ankara 2003, s. 132. 25 Miyase Koyuncu Kaya, “Esnaf Loncalarında Yeniçeriler”, History Studies, Volüme 5 Issue 4, Special Issue ٠» Lausanne, July 2013, s. 192; Ahmet Elibol, “Yeniçeriler ve İktidar Bağlamında Osmanlı Sisteminin Dönüşümü”, Akademik Bakış, c. 3, sy. 5, Kış 2009, s. 27. 143 yapılmış ve hem de aksayan hususların düzeltilmesi amacıyla alınması gereken tedbirleri içeren öneriler yer verilmiştir.26 Bunlardan vakıflardaki bozulmalar sebebiyle bir dönem Sultan Fatih de vakıflarla ilgili bazı tedbirler almış idi. Risâlede miri arazi sistemini bozucu bir unsur olarak, bu arazilerin aslında istisnai bir yol olan Padişah iradesiyle mülk arazi haline getirilerek bazı kişilere ihsanda bulunulduğunu, bunların da bu kişiler tarafından zürri (evlâdı) vakıf haline getirildiğine işaret edilerek, bu durum eleştirilir. Esas sorun bunların istisna olmaktan çıkmasıdır.27 Bu uygulamalar fazlalaşınca Sultan Fatih tedbir alarak bunları iptal ettirmiş, ancak sonraki padişah döneminde yine eski hâline dönülmüştür. Bu durum da sonuçta devlet arazisi ve gelirinin azalmasına yol açan bir uygulama olmuştur. Timar sistemi, imparatorluğun sadece askerî-İdarî teşkilâtlanmasının temel direği olmakla kalmamış, aynı zamanda mîrî arazi sisteminin işleyişinde, köylü-çiftçilerin statüleri ve ödeyecekleri verginin belirlenmesinde ve imparatorluğun klasik çağında (1300-1600) tarımsal ekonominin yönetiminde esas belirleyici faktör olmuştur. Tımar sistemindeki bozulma genellikle kul sistemindeki bozulmayla birlikte ele alınır. Koçi Bey de Risâlede bu hususa temas etmiştir. Klasik dönem Osmanlı Devleti’nin kul ve tım ar sistemi iki temel kurumu idi. Bunlar, devletin askeri, politik düzenini, vergi ve toprak kullanma şekillerini ortaya koyarak, devletin toplumsal ve politik yapısını belirlemekteydi.28 Tımar sistemi askeri hazır bulundurma ve getirme yükümlüğü ile Osmanlınm asıl savaş gücünü oluşturmaktaydı. Burada olması gereken hukuki sistem bozulunca ücretli/ulufeli asker ve saray görevlisi sayısı tımar aleyhine artmıştır. Tımarlı asker sayısı azalmış, ulufeli asker sayısı artmıştır. Hatta tımarlar devlet büyüklerinin bir nevi arpalığı haline (me'kel) gelmiş olduğu görülür.29 Koçi Bey tım ar ve zeamet sahiplerinin önceleri din ve devlet uğruna can ve baş veren, seçme ve aynı zamanda cesur, benzerlerinden üstün kişiler olduklarını belirtir. Tımar ve zeametin bölge halkı dışında bir kimseye verilmesi, yönetimin bölge halkı üzerindeki etkinliğini kaybetmesine sebep olmuştur. Önceden halk şikâyetini İstanbul’a yaparken, sonraları 26 Danışman, Koçi Bey, s. 148; Aslı Yılmaz Uçar, “Osmanlı Siyasel-Yönetim Düşün Geleneği: Daire-i Adalet’in Yönetimi”, Memleket Siyaset Yönetim (MSY), C.7 S.17 2012/17, s. 19; Köprülü, Vakıf Müessesesi, s. 332; Ekmeleddin İhsanoğlu, Osmanlı Devleti ve Medeniyeti Tarihi, Ed: Ekmeleddin Ihsanoğlu, c 2, s. 168. 27 Alkan, “Osmanlı Vakıf Sisteminde Bozulma Üzerine Bazı Düşünceler”, s. 74; Öztürk, Vakıf Müessesesi, s. 276; İrem Karakoç, Türk Hukuk Tarihinde VakıfMüessesesi, Yetkin, Ankara 2017, 28 Odabaşı, “Koçi Bey Risâlesi’nin Sosyolojik Analizi", s. 256-257. 29 Danışman, Koçi Bey Risalesi, s. 33, 47; Alkan, “Osmanlı VakıfSisteminde Bozulma Üzerine Bazı Düşünceler”, s. 71. 144 İstanbul'dan hak etmeyen kişilere tımar verilmesi, haksızlığa uğrayan kişilerin, şikayet edeceği bir makamın artık kalmaması anlamındaydı.30 Rüşvetle dağıtılan tım ar ve zeametlerin devlet hâzinesini zarara uğrattığını, hak sahibi olmayan kişilere verilen tım ar ve zeametler sonucu emektar, yararlı ve şecaatli kişilerin fakirlik içinde bir köşede kaldıklarını belirtmektedir.31 Koçi Bey rüşvetle dağıtılan tımar ve zeametle ilgili olarak kendi ifadesiyle şunları anlatmaktadır; “...sonra gelen vezirler...kan pahasına nice yü z yıl evvel fetholunmuş köyleri, tarlaları birer yolunu bulup, kimini arpalık ve kimini mülk olarak verdirip, kendileri tamamen doyduktan sonra her biri adamlarına nice tımar ve zeametler verdirip, kılıç erbabının dirliklerini kestilef.32 Koçi Bey önceden bölgeden seçilen sipahilerinin görev yerlerinde bulunduğunu, izinsiz başka yerlere gitmediklerini, böylece bölgelerinde olup biten her şeyden haberlerinin olduğunu ve bunların kimseye zulüm yapmadıklarını anlatmaktadır.33 Payitahttan atanmış olanlarda bu özelliğin de kaybolduğunu ifade eder. Bu meyanda sipahilerden boşalan yerlere dikkat edilmesi ve defterlerin son derece dikkatli tutulması tavsiye olunur.34 Eleştiriler sadece vakıf ve toprak sistemindeki bozulmaya ilişkin değildir. Bir bütün olarak devlet ve idari yapıdaki birçok husus eleştirilerden nasibini almıştır.35 IV. Koçi Bey Risâlesinde Tespit Edilen Aksaklıklar Koçi Bey risâlesinde, devlet yönetimi ile ilgili olarak öncelikle, yönetim kadrosu içinde önemli bir yeri olan beyler, vezirler ve beylerbeylerinin seçilme ölçütleri, görev ve yetkileri konusunda bilgiler vererek, bunlardaki bozulma sebeplerini açıklamış ve sonrasında ise önerilerde bulunmuştur.36 Bu noktada; yüksek rütbeli devlet adamlarının seçimleri ile ilgili olarak, evvelce beylik ve beylerbeydik ve diğer padişah memurlukları memleket idaresinde iş görmüş, kıdemli, tecrübeli, emektar, doğru ve dindar kimselere verilip, karşılığında bir akçe ve bir habbe rüşvet ve bahşiş alınmazdı, demektedir.37 Koçi Bey bunu açıklarken Divan-ı Hümayun'da görevli 30 Danışman, Koçi Bey Risalesi, s. 57, 72; Mustafa Hatipler, Osmanlı Toprak Rejimi ve Tarihsel Süreç İçinde Kooperatifçiliğimiz, Basılmamış Doktora Tezi, Tekirdağ, 2020, s. 62 vd. 31 Danışman, Koçi Bey Risalesi, s. 33; Kaan Kocaman, XVII. Yüzyıl’da Osmanlı Devletinde Riişvet, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara 2019, s. 6, 18. 32 Danışman, Koçi Bey Risalesi, s. 22. 33 Koçi Bey, Koçi Bey Risâlesi, Matbaa-iEbu 'z-Ziya, Kostantîniyye 1303, s. 27. 34 Danışman, Koçi Bey Risalesi, s. 13, 107. 35 Bal, “Machiavelli Ve Koçi Bey ’de Siyaset, Adalet Ve Erdem ”, s. 89. 36 Haşan Tahsin Fendoğlu / Merve Ünal Açıkgöz / Samet Güller, “Osmanlı Anayasal Düzeninin Bozulması Ve Modernleşme", Adalet Dergisi, 2020/1 64. Sayı, s. 211. 33 Danışman, Koçi Bey Risâlesi, s. 7-8. 145 memurların öneeden sahip nldukları nitelikleri örnek gösterir.38 “Şanı yüksek divan katipleri, eli kalem tutan yazı erbabı, kanun bilir maharetli ve etraftaki hükümdarlara mektup yazmaya muktedir kimselerdi. Defter-i hakani ve maliye katipleri bilgili, doğru, şuurlu ve sadık olanlardı. Dergâh-1 âlî çavuşları tecrübeli iş bilip etraftaki hükümdarlar yanında elçilik yapmaya kudretli olan kimselerdi".39 Koçi Bey, devlet yönetiminde meydana gelen bozuklukların esas sebeplerinden birinin "rüşvet" olduğunu,40 "Bu kadar karışıklık, fitne ve fesada, reayanın ve memleketlerin harap olmasına, hâzinelerin ve malların azalmasına sebep, rüşvet şeytanı olmuştur." şeklinde belirtmiştir.44 Ayrıea Padişahın yakınında bulunanların devlet işlerine karışması birçok vezir-i azam ve vezirlerin sebepsiz yere öldürülmelerine vesile olmuştur, der ve buna Risâlede örnek de verir. Koçi Bey'in devlet yönetimi ile ilgili tespit ettiği aksaklıklar;42 -Yüksek dereceli memurluklara liyakatlerine bakılmaksızın yapılması, yapılan atamaların kişilerin -Atamaların padişaha yakın çevrelerin ön plana çıkarak veya rüşvet karşılığı yapılması, -Memurların görevdeki başarılarının göz ardı edilerek, çekememezlik ve kıskançlıklar sonucu çıkarılan dedikodular ile haksız yere görevden alınmaları, -Rüşvetin devletin tüm kademelerinde yaygınlaşması, olarak ifade edilir.43 Önceden devlet hyerarşisindeki görevler, işinin ehli olan insanlara verilirdi ve bu kişiler görevlerini ihmal ve suiistimal etmedikleri müddetçe yerlerinde kalırlardı. Bundan dolayı her bir yönetici, görevinde uzmanlaşır, tecrübe sahibi olurdu.44 Görev başındaki devlet adamları devletin çıkarlarına öncelik verirler ve menfaatlerini ön plâna çıkarmazlardı. Sistemin işlerliğini devam ettirmesi için, devlet görevlerine ait kadrolar ve 38 Cora, “Yönetim Ve Organizasyon Bilimi Açısından Koçi Bey Risalelerinin Analizi: ‫س‬ Bir Araştırma“, s. 231. 39 Danışman, Koçi Bey Risâlesi, s. 9. 40 Cora, “Yönetim Ve Organizasyon Bilimi Açısından Koçi Bey Risalelerinin Analizi: Tarihsel Bir Araştırma“, s. 231. 41 Danışman, Koçi Bey Risâlesi, s. 63. 42 Ahmet Kolbaşı, “Koçi Bey Risalesi'ne Göre XVII. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu 'nda DevletHalk Münasebetlerini Etkileyen Faktörler”, Sosyal Bilimler Araştırma Dergisi, Yıl: VI Sayı: 12, Eylül 2008, s. 124; Ömer Dinçer, “Çağdaş Yönetim Düşünceleri Açısından Koçi Bey Risaleleri ”, Marmara üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, sy. 1-2, C. 7, 1990, s. 356; Yediyıldız, VakıfMüessesesi, s. 132. 43 Danışman, Koçi Bey Risâlesi, s. 65, 86. 44 Danışman, Koçi Bey Risâlesi, s . 66 , ‫و‬. 146 toprak sahipliği yedi yılda bir kontrol edilir, boş kadroların ve boş olan toprakların sahibi gözden geçirilir ve belirlenirdi. Ayrıca devlet yöneticilerinin ve memurlarının sayısı belli idi ve gelişigüzel artırılamazdı.45 Koçi Bey yeniçeriler konusunda devletin önceki dönemlerdeki uygulama ve yeni dönem eleştirilerini de anlatır.46 Ulufeli asker sayısının artması ile vergi miktarının artması arasında ilişki bulunduğunu, artan masrafları karşılayabilmek amacıyla vergi miktarlarının artırıldığını belirtmektedir. Artan vergi miktarları karşısında halkın zor durumda kaldığını, vergisini veremeyen halk üzerinde baskılar uygulandığını, halkın zulme uğradığını, harap ve bitap olduğunu belirtmektedir.47 Koçi Bey ayrıca 1582 yılına kadar halktan vergilerin alınma yöntemini anlatarak, giderek yeni ve fazla vergi almanın ortaya çıkardığı olumsuzluklara temas eder. Koçi Bey bu durumu kendi ifadesiyle şöyle anlatmaktadır; "...vergi artınca reayaya zulüm ziyade olup, alem harap olmuştur. Evvelce ev başma kırkar, ellişer akçe alınırken şimdi yalnız miri için her neferden ikişer yüz kırkar akçe ve her ev halkından üçer yüz akçe, her koyun başma bir akçe tayin olundu”.48 Koçi Bey ulemaya önceki padişahlar döneminde büyük değerler verildiğini ve bu değerin meyvesi olarak nice güzel eserlerin meydana getirildiğini belirtir. Ulema içinde en bilgili ve faziletli ve dindar olanın şeyhülislam olduğunu, Şeyhülislamdan sonra kazaskerlerin geldiğini, bunların da faziletli, bilgili insanlardan seçildiğini ve uzun süre görevde kaldıklarını anlatmaktadır. Bu kimselerin görevlerinin bitiminde ise belirli bir miktar para ile emekli olduklarını ve emekliliklerini ilmi çalışmalara adayarak güzel eserler verdiklerini belirtmektedir.49 Ancak 1594 tarihinden itibaren düzenin bozulduğunu, şeyhülislam Sunullah Efendi örneğini verir (ö. 1612) ve birkaç kez sebepsiz şekilde görevden alındığını anlatır. Şu minvalde devam eder: Giderek her işe hatır karıştı, her şeye göz yumuldu ve hak etmeyenlere birçok mevkiler verildi, eski kanun bozuldu ve mülâzemetler satılmaya başlandı.50 Sık sık görevden almalar karşısında şeyhülislam ve kazasker, kadı gibi görevlilerin devlet büyüklerine karşı dalkavukluk yapmaya mecbur kaldıklarını, padişah huzurunda doğruları anlatmaktan çekindiklerini ve herkesin hatırını güzel tutmaya çalıştıklarını 45 Danışman, Koçi Bey Risâlesi, s. 76. 46 Bal, “Machiavelli Ve Koçi Bey ’de Siyaset, Adalet Ve Erdem ”, s. 89. 47 Cora, “Yönetim Ve Organizasyon Bilimi Açısından Koçi Bey Risâlelerinin Analizi: Tarihsel Bir Araştırma", s. 232; Gökçe, “Osmanlı Klasik Döneminde İdari Reform Hareketleri: Koçi Bey Risalesi”, s. 71-72. 48 Danışman, Koçi Bey Risâlesi, s. 46. 49 Odabaşı, “Koçi Bey Risâlesi’nin Sosyolojik Analizi”, s. 254; Gökçe, “Osmanlı Klasik Döneminde idari Reform Hareketleri: Koçi Bey Risâlesi ”, s. 74. 50 t Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Devletinin İlmiye Teşkilatı, TTK Ankara 1988, s. 248; Bal, “Machiavelli Ve Koçi Bey 'de Siyaset, Adalet Ve Erdem ”, s. 90. 147 belirtmektedir.51 Halil İnalcık da kadıların görev şartları ile sistemden kaynaklanan sorunlarını irdelerken Koçi Beye referansla benzer sonuçlara ulaşır.52 Koçi Bey'in ilim adamları ve yargı sınıfı ile ilgili tespit ettiği aksaklıklar;53 -Şeyhülislam ve kazaskerlerin faziletli, bilgili insanlardan seçilmemesi, -Şeyhülislam, kazasker, kadı ve mülazımların sebepsiz yere görevden alınması, -Kazaskerlik, kadılık ve mülazımlık görevlerinin para karşılığı satılması, -Cahil ve yetersiz kişilerin hatır gönül ilişkisi içinde bu görevlere gelmesi, olarak ifade edilir.54 V. Koçi Bey Risâlesinde Sunulan Çözüm Önerileri Koçi Bey'in sunduğu önerilerin en başında rüşvetin önlenmesi gelmektedir. Rüşveti önlemek için Vezir-i Âzamların görevlerine karışılmaması, beylerbeyi ve sancak beylerinin liyakatli, işini bilen, devlet hizmetlerinde tecrübeli kişilerden seçilmesi, bunların çeşitli oyunlar ile kısa sürede görevden alınmamasını olarak belirtmiştir. Tımar ve zeamet sisteminin düzeltilmesi ile ilgili olarak, öncelikle dağıtımda adil olunmasını, “din ve devlete layık” hizmetlerde bulunanlara ve savaşta yararlık gösterenlere yani hak edene verilmesini önermektedir. Yeniçeri ocağının düzeltilmesi ile ilgili olarak da ocağa ihtiyaçtan fazla kişinin alınmamasını, ocak içinde eğitim ve disiplinden taviz verilmemesini, yeniçeri ağası ve çavuşları ile kethüdaların sebepsiz yere süresi dolmadan görevden alınmamalarını ve kadim kanunların aynen uygulanmasını önerilmektedir.55 Halkın durumunun düzeltilmesi için halka adaletli davranılması ve gereksiz yere vergilerin arttırılmaması önerilmektedir.56 Koçi Bey'in kadıların atanmasını ile ilgili ölçütleri de şöyledir; İlmiyeye ait }diksek makamların şunun bunun aracılığı ile verilmesi doğru olmayıp, en bilgilisi hangisi ise ona verilmek gerekir. Kadılık yolunda vasıta bilgi olup, yaş ve sene ile soy ve sop değildir.57 Koçi Bey sultanlara anahatlarıyla şöyle telkinde bulunmaktadır: 51 Danışman, Koçi Bey Risalesi, s. 27. 52 Halil İnalcık, “Kazasker Ruznamçe Defterine Göre Kadılık”, Adâlet Kitabı, Ed: Halil İnalcık / Bülent Arı / Selim Aslantaş, Kadim Tarih, Ankara 2012, s. 139. 53 Uzunçarşılı, Osmanlı Devletinin İlmiye Teşkilatı, s. 157; Ali Durmuş, Osmanh'da Dtnî-Styasî Bir Yapılanma Olarak Kadızâdeliler Hareketi, Basılmamış Doktora Tezi, İstanbul 2020, s. 55. 54 Danışman, Koçi Bey Risâlesi, s. 28, 64. 55 Odabaşı, “Koçi Bey Risâlesi’nin Sosyolojik Analizi”, s. 255; Elibol, “Yeniçeriler ve İktidar Bağlamında Osmanlı Sisteminin Dönüşümü ”, s. 27. 56 Bal, "Machiavelli Ve Koçi Bey ’de Siyaset, Adalet Ve Erdem ”, s. 96-97. 57 Bal, “Machiavelli Ve Koçi Bey ’de Siyaset, Adalet Ve Erdem ", s. 90-91. 148 -Din ve devlet işlerinde kararlı ve adil elunuz. -İşleri hak edene veriniz, -İltimas ve rüşveti kaldırınız, -Halkı ezmeyin ve ezdirmeyiniz, -Süs ve şöhretten kaçınız, -İyileri koruyup, kötülere karşı çıkınız.58 VI. Koçi Bey Risâlesinin Etkileri Koçi Bey, dönemin düşünce geleneğinin vârisi olarak, gözlemini yaptığı olayları geleneksel İslâm-Osmanlı devlet ve toplum anlayışı çerçevesinde analiz etmiştir. Bunun yanında Koçi Bey, problemlerin çözüme kavuşturulup düzenin yeniden sağlanmasında, padişaha önemli görevler düştüğünü ifade etmiş, eleştiri ve önerilerini daha çok sultana yöneltmiştir. Bu durum padişahın otoritesinin mahiyeti ile mutlak yetki ve sorumluluğunun doğal bir sonucu olarak kabul edilebilir. Koçi Bey Risâlede, devlet yönetiminde rüşvetin engellenmesi, hak edene rütbe ve görevlerin verilmesi, tımar ve zeamet sisteminin ile yeniçeri ocağının düzeltilerek ordunun sağlam temeller üzerine oturtulmasını, vergi sisteminde adil olunmasını istemektedir.59 Risâle, sonuçları itibariyle IV. Murat'ın risâle sonrası icraatlarının fikri yapısına temel oluşturmuş ve mevcut Osmanlı devlet yapısı ve işleyişi hakkında uyarıcı net önerilerde bulunmuştur. Koçi Bey tahlilleriyle önemli bir kamu yönetim teorik alt yapısı da oluşturmuştur. Bu teorik altyapıyı sahadaki uygulamalarla birleştirerek devletin yapısı, işleyişi, kamusal yönetim ve kamu hizmeti sağlayan kurumlan ele alıp tenkitçi ve öğretici bir yaklaşımla doğrudan padişaha görüşlerini sunmuştur. Padişah IV. Murat, Koçi Bey risâlesinden aldığı ilhamla timar sistemini ıslah etmek istemiş, resmi kayıtları iki kere yoklama yaptırarak defterleri yeniden gözden geçirtmiş ve haksız olarak dirlik alanların beraatlarını ellerinden almıştır.60 IV. Murat ayrıca hükümdarlığı süresince devlet kurumlarında rüşveti önlemeye ve yeniçerileri disiplin altına almaya çalışmıştır. Padişahın tedbirler konusunda sert ve tavizsiz tutumu ile bozulmalara karşı gösterilen müsamahalar ve devlet işlerine olumsuz müdahaleler bir ölçüde ortadan kalkmıştır.61 58 Bal, “Machiavelli Ve Koçi Bey ,de Siyaset, Adalet Ve Erdem ”, s. 97. 59 Cora, “Yönetim Ve Organizasyon Bilimi Açısından Koçi Bey Risalelerinin Analizi: Tarihsel Bir Araştırma“, s. 233, 242. 60 Mihriban Artan, Mühimme Defterlerine Göre Osmanlı Devleti’nde Eşkıyalık Hareketleri (1626­ 1631), Basılmamış YüksekLisans Tezi, Mardin 2016, s. 28. 61 Odabaşı, “Koçi Bey Risâlesi’nin Sosyolojik Analizi”, s. 252 vd. 149 Genel Değerlendirme ve Sonuç Eserin genelinde, kamu yönetimine dâir meseleler ele alındığı için, mevcut işlerin yürütülüş biçimlerindeki bozulmalara vurgu ve temel ilkelere geri dönmeyi teşvik etme, kamu yönetimi kurumların düzgün işlemesini ve adaleti temin, rüşveti önleme, padişah ve diğer devlet adamlarının sorumluluk ve yetki oranındaki dengeyi sağlama ve kanun ihlallerini açıkça ortaya koyarak eleştirilmesi gibi günümüze de ışık tutacak yaklaşımlar söz konusudur. Adaletin sağlanmasının Türk-İslâm geleneğinde önemli yeri bulunmaktadır. Gelenekte adalet çemberi; hükümdarın gücü askeri güce, askeri güç hâzineye, hazine reayanın ödediği vergilere, vergilerin artışı adalete bağlıdır, şeklinde ifade edilmiştir.62 Risâlenin pratik ve gerçekçi tarafı felsefi ve teorik yönüne ağır basmaktadır. Bu pratik yaklaşım ile kamu yönetiminde görülen problemler bakımından; başta sadrazamın bağımsızlığının korunması, ilmiye sınıfı ile tımar, merkez-taşra teşkilatı, ordu ve yönetimdeki aksaklıklar, rüşvet, idari ve yargısal uygulamalarda adaletin hâkim kılınamaması gibi toplum hayatını derinden sarsan idari, sosyal ve hukuki problemler gerçekçi misallerle anlatılmakta ve birçok çözüm önerileri sunulmaktadır. Bu çerçevede devlet adamlarının keyfi yönetimi, askeri düzendeki bozulmalar, vezir ve devlet memurlarının atamalarında oluşan haksız rekabet ve liyakat eksikliği ve bütün bunların yol açtığı çeşitli sorunlar, yöneticilerin halkla ilişkisinin azalması, ağır vergiler ve toprak düzeninde adil olmayan dağıtım sonucu bozulmalara da vurgu yapılmaktadır. Koçi Bey’in başka dillere de tercüme edilmiş yaklaşık 400 sene önceki Risâlede bulunan çeşitli eleştirilerin, içinde bulunduğumuz çağımıza da ışık tutabilecek ve ders alınması gereken hususlar olduğu anlaşılmaktadır. Gerek Koçi Bey'in içinde yaşadığı yüzyıl ve öncesi ıslahat çalışmaları ve gerekse bu dönemden Cumhuriyete kadar olan ve Cumhuriyet sonrası dönem kamu politikaları ve akademik çevrelerde kamu yönetimi ve bu alana ilişkin hukuki reform çalışmalarının ana temaları neredeyse esasta hep benzer konular olmuştur. KAYN AKÇA Akün, Ömer Faruk, "Koçi Bey", DİA, c. 26, s. 143-148. Alkan, Mustafa, "Osmanlı Vakıf Sisteminde Bozulma Üzerine Bazı Düşünceler", Türk Dünyası Araştırmaları Sayı: 166 Şubat 2007, s. 67-83. 62 İnalcık, “Şeriat ve Kanun, Din ve Devlet", s. 142. 150 Artan, Mihtiban, Mühimme Defterlerine Göre Osmanlı Devleti’nde Eşkiyalık Hareketleri [1626-1631], Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Mardin 2016. Avcı, Casim, "NasîhatüTMülûk", DİA, c. 32, s. 411. Bal, Hüseyin, "Machiavelli Ve Koçi B^^'de Siyaset, Adalet Ve Erdem", Hacettepe üniversitesi Türkiyat Araşbrmaları [HÜTAD], Yd 200B, Cilt, Sayı 9, s. 75-99. BursalI Mehmed Tahir Bey, Osmanlı Müellifleri, c. 3, Haz: İsmail özen, İstanbul 1975. Cora, İhsan, "Yönetim Ve Organizasyon Bilimi Açısından Koçi Bey Risâlelerinin Analizi: Tarihsel Bir Araştırma", İstanbul Ticaret üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Yıl:15 Sayı:29, Bahar 2016/2, s. 221-244. Çamkara, Ayşe, "Müntehabât-1 Evliyâ ‫؛‬ielebi üzerine Notlar", Evliya Çelebinin Sözlü Kaynakları, Unesco Türkiye Milli Komisyonu Yayınları, S.1726. Danışman, Zuhuri, Koçi Bey Risâlesi, MEB Kitapları, İstanbul 1972. Defterdar Sarı Mehmet Paşa, Devlet Adamlarına Nasihatler, Hazırlayanlar: Dr. Yaşar Aydemir / Dr. Güray Kırpık, 2. Basım, Hece Yayınlar, Ankara 2021. Dinçer, Ömer, "Çağdaş Yönetim Düşünceleri Açısından Koçi Bey Risâleleri", Marmara üniversitesi iktisadi ve idari Bilimler Fakültesi Dergisi, sy. 1-2, C. 7, 1990, s. 351-360. Durmuş, Ali, OsmanlI'da Dinî-Siyasi Bir Yapılanma Olarak Kadızâdeliler Hareketi, Basılmamış Doktora Tezi, İstanbul 2020. Edbol, Ahmet, "Yeniçeriler ve iktidar Bağlamında Osmanlı Sisteminin Dönüşümü", Akademik Bakış, c. 3, sy. 5, Kış 2009, s. 21-40. Fendoğlu, Haşan Tahsin / Açıkgöz, Merve Ünal / Güller, Samet, "Osmanlı Anayasal Düzeninin Bozulması Ve Modernleşme", Adalet Dergisi, 2020/1 sy. 64, s. 207-238. Gökçe, Ali Fuat, "Osmanlı Klasik Döneminde idari Reform Hareketleri: Koçi Bey Risâlesi", Yasama Dergisi, sy. 14, 2010, s. 59-78. Gökyay, Orhan Şâik, "Kâtip Çelebi", DİA, c. 25, s. 36-40. Hatipler, Mustafa, Osmanlı Toprak Rejimi ve Tarihsel Süreç içinde Kooperatifçiliğimiz, Basılmamış Doktora Tezi, Tekirdağ, 2020. İnalcık, Halil, "Şeriat ve Kanun, Din ve Devlet", islamiyat 1 [199B], sy. 4, s. 135-142. İnalcık, H., "Adâletnâme", DİA,c. 1, s. 346-347. İnalcık, H., "Kazasker Ruznamçe Defterine Göre Kadılık", Adâlet Kitabı, Ed: Halil İnalcık / Bülent Arı / Selim Aslantaş, Kadim Tarih, Ankara 2012. İpşirli, M., "Âsafnâme", DİA, c. 3, s. 456. 151 ipşirli. M., "Musâhip", DİA, c. 31, s. 230-231. ipşirli, Mehmet, "Enderun", DİA, e. 11, s. 185-187. Kahrama‫ ؟‬, Ahmet, "Ahlâk-1 Alâî", DİA, c. 2, s. 15-16. Karakoç, İrem, Türk Hukuk Tarihinde Vakıf Müessesesi, Yetkin, Ankara 2017. Kâtip Çelebi, Düstûru’l-amel li-ıslâhi'l-halel (Bozuklukların Düzeltilmesinde Tutulacak Yollar] (haz. Ali Can], Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Ankara 1982. Kaya, Miyase Koyuncu, "Esnaf Loncalarında Yeniçeriler", History Studies, Volume 5 Issue 4, Special Issue on Lausanne, July 2013, s. 189-205. Kocaman, Kaan, XVII. Yüzyıl’da Osmanlı Devletinde Rüşvet, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara 2019. Koç‫ ؛‬Bey, Koçi Bey Risâlesi, Matbaa-i Ebu’z-2‫؛‬ya, Kosmntiniyye 1303. Koçi Bey, Koçi Bey Risâlesi: Günümüz Türkçesi ile, Çeviriyazı, Esld harfli metin / Hazırlayan Prof. ٥٢ . Yılmaz Kurt, 4. Baskı, Akçağ Yay., Ankara 2018. Kolbaşı, Ahmet, "Koçi Bey Risâlesi’ne Göre XVII. Yüzyılda Osmanlı imparatorluğu’nda Devlet- Halk Münasebetlerini Etkileyen Faktörler", Sosyal Bilimler Araştırma Dergisi, Yıl: VI Sayı: 12, Eylül 2008, s. 119-129. Köprülü, M. Fuad, İslâm ve Türk Hukuk Tarihi Araştırmaları ve Vakıf Müessesesi, 2. Baskı, Akçağ Yay., Ankara 2005. Kuray, Gülbende, "Türkiye’de Bir Machiavelli; Koçi Bey", TTK, sy. 205, Belleten, 1988. Kütükoğlu, Mübahat s., Lütfi Paşa Asafnâmesi (Yeni Bir Metin Tesisi Denemesi], Edebiyat Fakültesi Basımevi, İstanbul 1991. Odabaşı, Fatma, "Koçi Bey Risâlesi'nin Sosyolojik Analizi", Toplum Bilimleri Dergisi, Temmuz 2013, 7 (14), s. 233-272. Osmanlı Devleti ve Medeniyeti Tarihi, c. 2, Ed: Ekmeleddin Ihsanoğlu, İslâm Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA), İstanbul 1998. öztürk, Nazif, Türk Yenileşme Tarihi Çerçevesinde Vakıf Müessesesi, Diyanet Yay., Ankara 1995. Sariyannis, Marinos, A History of Ottoman political thought up to the early nineteenth century, Leiden: Brill, 2019. Uçar, Aslı Yılmaz, "Osmanlı Siyaset-Yönetim Düşün Geleneği: Daire-i Adalet’in Yönetimi", Memleket Siyaset Yönetim (MSY), C.7 s.17 2012/17, s. 1-33. Uluçay, M. Çağatay, "Koçi Bey", İslam Ansiklopedisi (MEB), İstanbul 1977, c. 6, s. 832-836. Unan, Fatih, "Osmanlı idare Felsefesinde Adâlet”, Adâlet Kitabı, Ed: Halil İnalcık / Bülent Arı / Selim Aslantaş, Kadim Tarih, Ankara 2012. 152 Uzunçarşılı, i. Hakkı, Osmanlı Devletinin İlmiye Teşkilatı, TTK, Ankara 1988. Uzunçarşılı, İsmail Hakkı, Osmanlı Devletinin Saray Teşkilatı, 2. Baskı, TTK, Ankara 1984. Yediyıldız, Bahaeddin, XVIII. Yüzyılda Türkiye'de Vakıf Müessesesi Bir Snsyal Tarih ineelemesi, TTK, Ankara 2003. 153